24 Ocak 2012 Salı

F4: Hayaller ve Gerçekler


F-4 konusunu tartışmak için çok erken olsa da içimdeki sese kulak vermek zorunda hissettim. Özellikle OLY-CSKA maçını seyrederken Efes ve GS için işlerin ne kadar zor olduğunu gördüm. OLY'dan hareketle bizim takımları değerlendirmek biraz garip bir durum olsa da aslında geleceğe ilişkin önemli bir takım ipuçlarını OLY'dan hareketle değerlednirmek mümkün.

Sene başındaki two nations cup bu yazının hareket noktası. Efes-OLY maçını hatırlayanlarınız vardır mutlaka. 25 sayı gibi bir farkla Efes olympiacos'u tarumar etmişti. Aynı OLY aynı kupada Fenerbahçeyi yenmişti. EL'de ise Fenerbahçe Yunanistan'da 7 sayı ile kaybedip içerde 16 sayı ile OLY'u ikili averajda geride bırakacak sonucu almayı başardı.

Olympiakos önceki yıllarda kıyaslandığında küçük bir bütçe ile yola çıktı ara transferde açıklarını kapatabilecek oyuncular alarak yoluna devam etti. Neredeyse bir oyuncuya bağımlı olarak kurduğu kadroda (spanoulis'den bahsediyorum)o oyuncudan yoksun şekilde çıktığı deplasmandan galibiyet almayı becerdiler. Mutlak favori CSKA'ya karşı ise bence çok iyi direndiler. Maçı kazanacak bir kadroları olmasa da yeni rotasyonları henüz oturmasa da çok iyi basketbol oyandılar. OLY EL için oldukça vasat kabul edilebilecek kadrosuna rağmen zaman içinde bence hem doğru eklemeler hem de coach'un katkısı ile kadrosuna oranla iyi sonuçlar alan bir takım oldu. OLY'nin sene başındaki savruk görüntüsü giderek kayboldu. basketbol olarak baktığımızda yükselen bir trende sahip oldukları söylenebilir.

Sene başındaki GS ve Efes ise şuandaki görüntüsünden daha iyi basketbol oynuyordu. EL eleme turunda GS'ın oyandığı basketbolu biraz BARCA maçında görebildik bir daha o oyunun izine rastlayamadık. Two Nations Cup'ta Yunan Takımlarını parçalayan Efes'i bir daha izleme fırsatımız olmadı. Gerek GS'ın gerekse Efes'in takıma yaptıkları ilaveler ile güçlendiklerini iddia etmek büyük iyimserlik olur. Efes'in OLY'u normal şartlarda rahat geçip grup birinciliği için CSKA ile ikili averaj hesabı yapması gerekirken, tahminim OLY ile ikincilik hesabı yapacak. Galatasaray'ın ise OLY'dan galibiyet alması beklenirken son dönemde GS'ın oynadığı basketbol karşısında bu beklentiyi korumak pek kolay değil. Grup ikinciliği Efes için F-4 hedefinin bittiği anlamına gelmez. Çaprazda muhtemelen Siena grup birincisi olur ve doğrusu Madrid daha kolay bir rakip olsa da iki kere kaybettiğimiz Madrid yerine Siena ile F4 mücadelesine girmek daha keyifli olabilir. Galatasaray'ın tek şansı OLY ve Efes'den en az birer galibiyet alarak 3'lü averajı kovalamak olabilir. Ama çaprazdaki rakipler karşısında GS'ın F4 yapma ihtimali yok.

Fenerbahçe en zor değerlendirilecek takımımız. Sene başında two nations cup'ta daha güçlü Panathinaikos'u yenen buna karşılık daha zayıf OLY'a kaybeden bir takımdan bahsediyoruz. Fenerbahçe aynı milli takımımız gibi, o kadar yabancı oyuncusu olmasına rağmen, profesyonel olmaktan ziyade, psikolojik faktörler ile mücadele eden bir takım. "It is i think a little bit a Turkish way" veciz sözü Fenerbahçe'ye o kadar uyuyor ki. Bu anlamda Top 16'daki en zayıf takıma yenilebilir ve elenebilir ya da en güçlü takımı yenerek daha da ilerilere gidebilir. Kağıt üstünde kısa rotasyonundaki o inanılmaz zenginlik ile aslında F4 için Fenerbahçe çok kuvvetli bir aday. Çaprazda Barca ve Maccabi var. Maccabi'nin ikinci olacağını düşündüğümüzde, grup birinciliği Fenerbahçe için çok önemli. Two nations Cup'ta rahat kazanılan Panathinaikos maçını veri olarak aldığımızda grup birinciliği için FB'nin çok kuvvetli bir aday olduğunu söyleyebiliriz.

Son tahlilde F4 için en kuvvetli adayımız Fenerbahçe. Ancak onun F4 için grup birincisi olması adeta şart. Bu nedenle de EA7 gibi bir takıma maç kaybetme lüksü yok. Bu hafta takımlarımız için en önemli hafta. GS-OLY maçı Efes'i de yakından ilgilendiriyor. CSKA maçı Efes'in gücünü görmek adına önemli bir maç. Fener için EA7 maçı ise mutlaka kazanılması gereken bir maç.

tüm takımlarımıza f4 yolunda başarılar...

Hiç yorum yok: