26 Ağustos 2010 Perşembe

Salt Ruhla Oynamak


Kaan Kural'ın milli takım üzerine değerlendirmelerini çok beğenirim. Takımımızın her an her şeyi yapma(ma)ya muktedir olmasını, moral takımı olmamıza bağlar. Çok doğru bir tesbit olduğunu düşünüyorum. Arjantin maçı sonrası aklıma Kaan Kural'ın bu değerlendirmesi geldi.


Doğrusu 2001 senesinde takımımız tek yürek olup, seyirciden aldığı moralle finale yükselmişti. Ama finalde Scepanovic'in sürüklediği Yugoslavya'ya yenilmiştik. Kanımca Federasyonumuz bu süreçte takımın zeka ile değil "salt ruhla" hareket ettiğini bu anlamda da kalıcı büyük başarılara bu "alaturka" zihhniyet ile ulaşılamayacağını düşündü ve Avrupa'nın önemli koçlarında birisi olan Tanjevic ile anlaşıldı.


Tanjevic'li milli takımı çeşitli Avrupa ve Dünya şampiyonlarında seyrettik. Takımımızın aldığı galibiyetlere (başarılara) baktığımızda bunun yine ruhla ve tekyürek olmakla mümkün olduğunu gördük. Doğrusu biz basketbolun doğruları ile değil, ruhumuzla, tek yürek olmamızla ya da aynı anlama gelen moralimizle kazanıyoruz. Kısacası aynı "alaturka" zihniyet ile devam ediyoruz. 2001'den tek farkımız ise 2001'de ruhumuzun parkede olacağını biliyorduk. Şimdi ruhumuzun varlığı bile soru işareti.


"Alaturka" zihniyeti kaldırmak isteyen federasyonun şu anda can simidi o "alaturka" zihniyet. Aklımızla oynamayacağımızı biliyoruz ama umudumuz en azından ruhumuzun sahada olması. ya o da olmazsa? 2010 masalı olumsuz sonuçlanırsa...


Evimizde oynana şampiyonaad final oynamak dışında bir başarısı olmayan milli takıma sahibiz. Tarihimizin en iyi jenerasyonunu tükettik. Hedef 2010 olarak belirlendiğinde biz karşı çıkmıştık. Federasyonun amacı sadece evinde oynadığın şampiyonlarda başarı olmamalı. Kalıcı bir sistem ve başarı peşinde koşmak gerekiyor.


Rol modelimizin Yunanistan. Yunanistan evinde oynanan şampiyonada şampiyon olduktan sonra Avrupa'da ve hatta dünyada basketbolda söz sahibi ülkelerden birisi oldu. Ama onlar devamını geitrdiler. Biz ise tarihteki tek başarımızından kabaca 9 sene sonrası için hedef koyduk. arkasını getirmeyi düşünmedik bile.


Evimizde oynayacağımız dünya şampiyonasında başarılı olsak dahi eğer arkasını getirmeyeceksek bunun çok da bir anlamı olmayacağını söylemek mümkün. Yukarıdaki gibi nostaljik fotograflarımız olur o kadar!

Hiç yorum yok: