4 Kasım 2009 Çarşamba

Gazetecilik Bir Kamu Görevidir


Aziz Yıldırım Fenerbahçe Dergisi Kasım sayısında aynen şu cümleleri kullanmış:

“....bir takımın topluca doping yapması olayı ile dünyada bugüne kadar sadece iki kez karşılaşılmıştır: Bunlardan birisi Fransa’da Marsilya futbol takımı ile ilgili olandır. Diğeri ise Efes Pilsen’in karşı karşıya olduğu olaydır. Beklentimiz, bu toplu doping eylemine sebebiyet verenlerin spor ailesinden ayıklanarak çıkarılması ve kamu vicdanının bu şekilde rahatlatılmasıdır...”

Bu röportaj Marsilya ve Efes Pilsen’in fotorafları ile beraber ulusal yayın organlarında da yayınlanmıştır. Olaydan habersiz biri bu konuşmadan Efes Pilsen takımının toplu doping yaptığı mahkemece sabit görüldüğü ve takımın hüküm giydğini düşünür. Aziz Yıldırım zaten kararını vermiş. Efes toplu doping yapmıştır. Fenerbahçe tandanslı Türk basını da kararını vermiştir. Efes toplu doping yapmıştır. Marsilya ve Efes Pilsen’in takım fotoğraflarını yan yana gazetelere koyarsanız zımnen Efes pilsen’in topluca doping yaptığı düşüncesini destekliyorsunuz demektir Hatta bu düşünceyi tüm kamuoyuna empoze ediyorsunuz demektir. Kimse terini söylemesin. Basketbolla ilgisi olmayan biri bu sözü ve fotoyu gazetede gördüğünde Efes Pilsen’in takım olarak doping yaptığı iddiasını gerçekmiş gibi düşünecektir.

Efes Pilsen’i ve Tuncay Özhilan’ı doping yapan Marsilya ile aynı kareye koymak nasıl bir etik basın anlayışıdır. Spor basını ve yöneticileri: Bırakın artık bir şeyleri manipüle etmeyi. Bırakın birilerini pohpohlamayı. Gazeteceliğin bir kamu görevi olduğunu ve sosyal sorumluluk gerektirdiğini artık farkedin. Aziz Yıldırım için ne yazabilirm ki. Sonuçta klübünün çıkarları için her zaman yaptığı Makyavellist yaklaşımını aynen devam ettiriyor. Ayrıca kendi dergisinde istediğini söyleyebilir. Fenerbahçe dergisini kınamıyorum. Benim sözüm bu röportajı insanların nezdinde takımın toplu şekilde doping yaptığı düşüncesini uyandıracak şekilde veren Tük basınına.

Hiç yorum yok: