12 Kasım 2009 Perşembe

Seyircisiz Bu Kadar


Fenerbahçe Ülker’in bu sene maçlarını ortalama 25 sayı farkla kazanan ve bu maçta akıl almaz üçlük yüzdesi ile oynayan Siena’yı oyun kurucusuz ve seyircisiz yenme noktasına gelmesi açıkçası benim maç öncesi beklediğim bir şey değildi. İlk defa maçın geneline yayamamalarına rağmen akıcı hücum ettiler. Pota altına ilk defa bu kadar verimli kullandılar. Pota altı oyuncularımız 10/16 şut isabetiyle 26 sayı, 15 ribaunt ve 8 assist ile oynarken, Siena uzunları 6/14 isabetle 14 sayı, 8 ribaunt ve 1 assist ile oynadılar. Ancak, uznlarımızn çok fazla top kaybı yapmaları maç içinde süre ilerledikçe pota altından daha fazla hücum etmemizi engelledi. Yine de uzunların hem savunmada hem de hücumda bariz üstünlük sağladığı, Kinsey’in EL’de ilk üç haftanın flash oyuncusu Sato’yu sahadan sildiği maçı kaybetmek açıkçası moral bozucu.

İnsanı en fazla üzen bu maçı seyircili oynasak kazanacağımız gerçeğiydi. Maalesef kendilerini Fenerbahçe cumhuriyeti olarak adlandıran, parti kursa iktdara gelecek gücü olduğu ve bir direktifle bir firmanın ürünlerini boykot edebilecekleri söylenen bir klubün taraftarlarının o salonu boş bırakması çok üzücü. Hele ki televizyondan maçı seyrederken koçların sesinin bize kadar geliyor olması bir EL maçında alışık olmadığımız bir durum.

Seyircisizliği bir kenara bırakırsak oyun anlamında neden kaybettik. Şu gerçek çok açık ve net şekilde ortaya çıkmıştır ki Gricek ve Greer hiç savunma yapmıyorlar. Greer enerjisini hücumda kullanmak istediği için savunmada amiyane tabirle takılıyor, Gricek ise çok istiyor ama beynin ilettiği sinyalleri ayakların algılayıp reaksiyon vermesisi uzn zaman alıyor (türkçesi ayakları gitmiyor). Zaten yaptığı faullerin hepsi ayaklar gitmediği için eliyle adamı tutmasından kaynaklandı. Greer ise yardıma çok gitti ve yardım sonrası Mcintyre’ı tekrar bulmada oldukça sıkıntı yaşadı. Bu oyuncunun maçta attığı 5 boş üçlük aslında bundan kaynaklandı. Greer’ı da çok suçlamak istemiyorum aslında. Alışık olmadığı pozisyonda bütün maç boyu oynayan bir oyuncudan hem hücumda hem de savunmada çok şeyler beklemek haksızlık.

Tanyevic bu maçta kendinden hiç alışık olmadığımız şeyler yaptı. İyi oynayan oyuncuları eskiden olduğu gibi hemen kenara almadı. Bu maçta 30 dk üzerinde oynayan oyuncular gördük. FB adına maçın en iyi iki adamı olan Oğuz ve Kinsey 30 dk üzerinde sahada kaldılar. Serhat ilk defa oynadı ki savunma ve hücumda az zamanda çok iş yaptı. Bu maçları adamı olan Mrsic’i oyun kurucusuz olmamıza rağmen oynatmadı. Greer’in 28 dk oynadığını göz önüne alırsak takımı tam 12 dakika oyun kurucusuz bir beşle oynattı. Bunları okuyucuların yorumuna bırakıyorum. Tanyevic hakkında yorum yapmayacağım.


Aslında hakemler konusunda çok şanslıydık. Evsahibi takımların isteyipte bulamadığı, atmosferden hemen etkilenebilecek bir profil çizdiler Bu maçı seyircili oynasaydık atmosferden etkilenmeye çok müsait bu hakem üçlüsüyle bu maçı kazanırdık.. Bu seviyenin ağırlığını kaldırabilecek hakemler olmadığı maçta çok net görülüyordu.

Hiç yorum yok: